Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı’nın Yeni Seçilen Yönetim Kurulu Görev Dağılımı Yaptı

 Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı 6 Mayıs 2023 Cumartesi Günü geniş bir katılımla yapılan Mütevelli Toplantısında yeni Yönetim Kurulu seçilmiş olup aşağıdaki görev dağılımını yapmıştır. 

  1. Hayrullah BAŞER : Yönetim Kurulu Başkanı    
  2. Abidin MEMİLİ : Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Muhasip
  3. Ömer KARA             : Yönetim Kurulu Genel Sekreteri ve Yayın Faaliyetleri Sorumlusu
  4. Adnan YILDIRIM : Teşkilatlanma ve Koordinasyon  ( Gençlik – Kadın – Meslek ve Taşra Teşkilatları)
  5. Hayrettin YÜCEL : Meslek Grupları Koordinasyonu – Stratejik Plan
  6. Ekrem MEYDANLI : Proje – İletişim Koordinasyonu – Halkla İlişkiler
  7. Raif AK             : Sosyal Faaliyetler-STK İşbirliği-Deprem Yardımları İcra
  8. Sevda Tepe ŞAHİN : Kadın Kolları Sorumlusu
  9. Aydın ŞIK             : Gençlik Kolları Sorumlusu

Her birim başkanı, kendi sorumluluğunda bulunan komisyonlarını oluşturacak ve faaliyet alanlarında çalışma plan ve programlarını hazırlayacaktır.

Yönetim kuruluna bağlı birimler Yönetim Kurulu Başkanının koordinesinde olmak üzere her türlü İNSİYATİFLERİNİ kullanarak çalışacaklardır.

Ayrıca, Mütevelli Heyetince oluşturulan Yüksek İstişare Kurulunun işlevsel hale getirilmesi sağlanacaktır.

Ayrıca toplantıda Mütevelli toplantısında takdim edildiği şekilde ihdas edilen Başkanlık Danışmanlarının görev alanları da aşağıda belirtildiği biçimde belirlenmiştir. 

BAŞKANLIK DANIŞMANLARI ve FAALİYET ALANLARI

  1. Ali AY : Yayın Faaliyetleri
  2. Mehmet ÖZTÜRK : Sekreterya Çalışmaları
  3. Şazeli ÇÜGEN : Medeniyet Tasavvurunun Geliştirilmesi Çalışmaları
  4. Hüseyin AYAZ        : Proje – İletişim (Anahaber Gazetesi) 
  5. Osman ARSLAN : Eğitim Kültür Çalışmaları – ANSET ve AYİZİ Dergisi Sorumlusu

 Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Av. Hayrullah BAŞER Yönetim Kurulu Toplantısında yapmış olduğu konuşmada vakıf müntesiplerine önemli açıklamalarda bulundu.

ÇALIŞMALARIMIZDAKİ HASSASİYETLERİMİZ

Sevgi Toplumu Ramazan buluşmaları adıyla başlattığımız çalışmaları Medeniyetimizin yeniden inşası projesine dönüştürerek kurumsal bir kimlik kazandırma gayretlerimiz devam etmektedir. 

Bu gayretimizin nedeni;

-Milletimiz, bölgemiz, İslam alemi ve insanlığın KÜRESEL sömürü ağında cehaletin, fakirliğin, kan ve gözyaşının, çaresizliğin ve aymazlığın batağına düşürülmüş olmasıdır.

-Dünyada olduğu gibi ülkemizde de; inanç, kültür ve ahlaki yozlaşma, yolsuzluk ve adaletsizlik sebebiyle toplumun eğitim ve öğretiminde önemli görevler ifa etmiş olan manevi kurumlarımız dahi maalesef toplumsal yapı itibarıyla sekülerleşme ve dünyevileşme ortamına girmişlerdir.

-Toplumumuz lüks ve israf sebebiyle tüketim toplumuna dönüşmüş sosyal medya ve magazin kültürüne göre hayatını tanzim eder hale gelmiştir.

  • Devleti Yöneten siyasi ve bürokratik kurumların duyarsızlığını görerek, rahmetli Erol Güngör’ün tabiriyle; bilim sanat erbabı ve sivil gayretlerle birlikte bu gidişe bir çözüm bulma, düşmanını örnek almadan celladına aşık olup, maşukuna benzemeden bir çıkış  yolu arama zarureti olduğu inancımızdan dolayıdır.  

Bu noktadan hareketle, dünü ve bugünü iyi okuyarak, yarını doğru projelendirme ve planlama ile çözümün mümkün olabileceğini düşünüyoruz.

Değerli Vakıf Dostları,

Yönetim Kurulu olarak bugün geldiğimiz durumu ve şu hassasiyetleri sizlerle paylaşmak istiyorum.

  • MEDENİYETİMİZİN İNŞAASININ HEDEFLERİ
  • Vahiy ve Risaletin ışığında ehli kıbleyi tekfir etmeyen, Allah ve Resule itaati esas kabul eden (Panteist ve Paganist olmayan) TEVHİD EKSENİN’DE şefkat, merhamet ve iyliği (insan-canlı), herkese, her işte ve herkes için (Dini, cinsi ve kavmi farklılığı görmeden), adaletin, ve ahlaki değerlerin hakim kılındığı, aklın (ehli rey anlayışı) kullanıldığı çoğulcu özgürlükçü bir hayat anlayışıdır.

Hedef; dinamik düşünen, tahlil yapan, araştıran – sorgulayan, metodik eleştiri yapabilen, üreten teknolojiye dönüştüren bir ilmi bakış içinde barışın, kardeşliğin, gelişmenin (Maddi ve Manevi olarak) birliğin sağlanabileceği, evrensel, yerli ve milli, tarihi, kültürel değerlerle yoğrulmuş insan, toplum ve devlet hayatı olacaktır.

Bugüne kadar, teşkilat yapımızda başlatılan kurumsallaşma gayreti, kitap basım ve yayın faaliyeti, temel konularda hazırlanan raporlar ve değişik konularda üretilen projeler hep bu hedefe ulaşmak içindir.

  • İşte bu nedenle, medeniyetimizin yeniden inşası idealinin zarureti inancı içinde olan herkesle (bir gelenek mensubiyeti, manevi-sosyal grup farkı gözetmeksizin) birlikte kültürel materyallerin üretimini yaparak, müşterek kararlar alarak, hareket ve güç birliğini sağlayarak çalışabileceğimiz, yapabileceğimiz çok şeylerin var olduğunu düşünüyoruz.

Fikri ve eylemsel planda buna ihtiyacımız vardır. Kabiliyetli ferdi inisiyatifler yanında toplumsal istişareyle çalışan böyle örgütsel bir yapıya sahip olmamız kaçınılmazdır.

 Vakıf çalışmalarımızda diğer bir hassasiyetimizde şudur;

  • Hiçbir siyasi veya Ekonomik gücün arka bahçesi olmadığımız gibi, VAKFI Politize olmaktan da korumamız gerektiğine inanıyoruz. Bu konuda en büyük sorumluluk, VAKIF YÖNETİCİSİ olanlara, Vakıf organlarında görev alanlar ve Vakıf mensubiyeti ve sevgisini taşıyanlara düşmektedir.
  • Vakıf mensupları güncel politika ile ilgili değişik gruplarla çalışma içinde olabilir. Destek verebilir. Başka birilerine de muhalif olabilirler.
  • Ancak, Vakıf adına oluşturulan sosyal medya gruplarında, politik kanaatlerini, görüşlerini paylaşmaları, tartışmaları birbirini rencide edecek, kardeşlik hukukunu zedeleyecek boyutlar kazanmasına meydan vermemelidirler. Konuyu, inanç boyutuna getirmek ise en tehlikeli olanıdır.
  • Bize göre böyle bir paylaşım (kendisinin veya başka birisinden alıntı olarak) asla yapılmamalıdır.
  • İlla yapacaklarsa Vakıf grupları dışında yapmalıdırlar. Böylece özgün vakıf çalışmalarımız, taraf haline getirilmemeli ve tartışma konusu yapılmamalıdır.
  • Politik veya başka konularda yorum farklılığımız elbette olacaktır. Ama illa da bunu bağırarak, çağırarak, kırarak ve dökerek yapmak gerekmez, bilakis müzakere zemininde suhulet içinde ve bilincinde yapılmalıdır.

Doğrusu üzülüyoruz, zorlanıyoruz.

Bu nedenle SEÇİM TERCİHLERİYLE ilgili hep şunu söyledik.

  • Partiler ve şahıslar programlarında bizim hedeflerimiz açısından sorunlara çözüm aramıyor ve cevap veremiyorlar.
  • Biz rey verdiğimize taraf olmak, vermediğimize hasım olmak durumunda olmamalıyız.
  • Bugün her şey ortada tartışılıyor, konuşuluyor. Adalet duygusunu zedelemeden hangisi bizce politik tercih ve yorumumuza uygunsa ona reyimizi verebiliriz. Buna da herkes saygı duymalı.

Seçim dönemine girdiğimizden beri bu konuda çok zorlandığımızı, sıkıntı çektiğimizi ifade etmek istiyorum. Seçim dönemi dışında da, Vakıf yöneticisi ve organlarında görevli arkadaşlardan, vakıf gönüllülerinden ve ANADOLU’DAKİ tüm kardeşlerimizden de bu hassasiyeti bekliyoruz.

Aksi halde, günlük tercihlerimiz, ülkemiz, milletimiz, vatanımız, insanlık alemi ve geleceğimiz için ortaya koyduğumuz MEDENİYETMİZİN YENİDEN İNŞASI İDEALİ’ne ve üretilen PROJELERE zarar verir ve akim kılarız.

Hiç birimizin buna meydan vermeyeceğine inanıyoruz.

Allah’tan hepimizin gayretini, samimiyetini arttırmasını dileriz.

Saygı, sevgi ve selamlarımızla Allah’a emanet olunuz.

Av. Hayrullah BAŞER
Yönetim Kurulu Başkanı